01.04.2007 BELDE
Bilkent
Üniversitesi’nin “Toplum Gönüllüleri”nden örnek proje... SOKAKTA ÇALIŞAN
ÇOCUKLARI TOPLUMA KAZANDIRIYORLAR
Öğrenci
Dekanlığı Koordinatörü Ayşın Gürbüz, AA muhabirine yaptığı açıklamada,
projenin amacının bu çocuklara doğru örnekler göstererek, istikballerini sokakta
değil, bir hemşire olarak, bir öğretmen olarak görebilmesi için repertuvar
geliştirmek olduğunu söyledi.
Üniversite olarak projede çalışan öğrencilere sadece lojistik destek verdiklerini
belirten Gürbüz, projenin tamamiyle Bilkent Üniversitesi öğrencilerine ait olduğunu
vurguladı.
“Bu çocuklar toplumdan dışlanıyor”
Proje gönüllüsü Buket Kara, “Sokak Lambası” projesinin sokakta çalışan ya da
çalışma potansiyeli olan çocukları hedef alan bir çalışma olduğunu söyledi.
Amaçlarının çocukların eğitimine devam etmelerini sağlamak olduğunu vurgulayan
Kara, “Bu çocuklar sokakta çalışıyorlar, evde sürekli şiddet görüyorlar ve
toplumla kopma noktasında gidip geliyorlar. Çünkü insanlar onlara dilenci ya da
kapkaççı gözüyle bakıyor. Toplumdan dışlanıyorlar ve kendilerini de toplumdan
dışlamaya başlıyorlar” diye konuştu.
Toplum Gönüllüleri olarak 20 kişilik ekiple, bir okuldan seçtikleri çocuklara ders
verdiklerini kaydeden Kara, “Proje kapsamında UNICEF ve ILO ile görüşmeleri
sürdürüyoruz. Ayrıca psikologlardan da yardım alıyoruz. ‘Çocuk Hakları’ ve
‘Çocuk İşçiler’ gibi konularda UNICEF ve ILO’dan eğitim aldık. Bunları
çocuklara da derste anlattık” dedi.
Proje Kapsamındaki Etkinlikler
Çocuklar için zaman zaman meslek tanıtımları da yaptıklarını belirten Kara,
anketlerle çocukların en çok olmak istedikleri meslekleri belirlediklerini ve sonuca
göre farklı meslek gruplarından insanları çocuklarla tanıştırdıklarını ifade
etti. Kara, çocuklar için kültürel etkinlikler düzenlediklerini de belirtti. Müze
gezileri, piknikler, konser, sinema ve tiyatro gibi etkinliklere çocukları
götürdüklerini kaydeden Kara, ayrıca çocukların okullarını sevmelerini de
sağlamaya çalıştıklarını bildirdi.
Çocukların kendilerine güven duymalarını sağlamaya çalıştıklarını belirten
Kara, “Proje kapsamındaki tüm etkinlikleri çocuklarla birlikte yapıyoruz. Çünkü
biz çocuklar için proje değil, çocuklarla birlikte proje yapmak istiyoruz. Bu nedenle
de çocukların etkinliklere katılımlarını azami ölçüde sağlamaya
çalışıyoruz” dedi.
Kara, bu amaçla çocuklara projeler hazırladıklarını belirterek, “Önceden
çocuklar projeleri için bir konu belirliyor ve bu konu hakkında resim çiziyordu.
Bazılarının resim yapmak istemediğini gördük. Biz de yeni bir yapılanmayla
atölyelere ayrıldık. Resim, müzik, spor ve drama gibi bölümler açtık. Çocuklar
hangilerini açmak istediklerine kendileri karar verdiler. Çünkü bizim için çocuğun
projeye katılımı çok önemli” diye konuştu.
“Okulun desteği çok önemli”
Kara, bu yıl Çalışkanlar İlköğretim Okulu’ndan 40 öğrenciyle çalışmalara
başladıklarını bildirerek “Okul yönetiminin bizi desteklemesi çok önemli. Aksi
takdirde bu çocuklara ulaşmamız çok zor. Çünkü biz okullara gidip anketler
yapıyoruz. Haftaiçi etkinlikleri için yine onların okullarına gidip, onların
sınıflarını kullanıyoruz. Onların içinden biri gibi olmaya çalışıyoruz” diye
konuştu.
Projeye seçilen çocukların ailelerinin de proje hakkında bilgilendirildiğini
söyleyen Kara, “Toplum gönüllüleri olarak ne yapmaya çalıştığımızı ve neden
onların çocuklarıyla birlikte olduğumuzu anlatmaya çalışıyoruz. Onlara sunumlar
yapıyoruz. Tabi bunları yaparken psikologlarla da görüşüyoruz.
Diğer Üniversiteler
Kara, Yıldız Teknik Üniversitesi, 19 Mayıs Üniversitesi, Dicle Üniversitesi ve
Harran Üniversitesi ile ortak çalışma yaptıklarını da duyurdu. Bu üniversitelerde
sokakta çalışan çocuklarla ilgili projeler yağıldığını belirten Kara, şunları
kaydetti: “Üniversitelerle yaptığımız ortak çalışmalarla genel bir taslak planı
oluşturduk. Diyarbakır’da bir atölye çalışması yaptık. UNICEF ve ILO gibi
yerlerden de bu atölyeye katılanlar oldu. Bundan sonra da başka yerlerle sokakta
çalışan çocuklarla ilgili projeler hazırlandığında, ‘Neler yapılabilir?’,
‘Nasıl bir yöntem izlenebilir?’ bunu ortaya koyduk. Konuyla ilgili bir iskelet
oluşturduk yani. Bundan sonra Van’daki arkadaşlarımız da böyle bir proje yapmak
isterlerse başvurabilecekleri bir metin hazırladık. Üstelik de ulusallaşma adına,
sokakta çalışan çocukların eğitimlerine devam etmelerini sağlayacak, ileriye
dönük projelerin Türkiye’ye yayılması için bir adım oldu bu.”
|