01 Ağustos 2005, Bilim Teknik
TÜRKİYE’DE GELECEĞİN ÜSSÜ
BİLKENT ULUSAL
NANOTEKNOLOJİ MERKEZİ
Kuşaklar boyu süren bir şartlanmışlık,
ülkemizin adının teknoloji ile yan yana gelmesine izin verilmedi.
Eskiler hatırlar; ülkemizin başarılarını zihnimizde “ikinci lig”
olarak gördüğümüz ülke topluluklarıyla kıyaslardık. Avrupa’ya ait
olduğumuzu söyler; karşılaştırmalarımızı hep “Ortadoğu ve Balkanlar”
ile yapardık. Daha ayağı yere basan teknolojik ölçeklere gereksinim
olduğunda hangi Batı Avrupa ülkesinin ne kadar gerisinde olduğunu
hesaplanırdı. “İtalya’nın yalnızca 20 yıl gerisindeyiz...” ya da
“İspanya’yı yakalamamıza 10 yıl kaldı...” Ama öyle görünüyor ki,
artık durum değişiyor. Ülkemiz artık birinci ligde de hatırı sayılır
bir teknoloji üreticisi olmak üzere. Eğer bu sahaya çıkacaksanız,
“Büyük güzeldir” düşüncesinin bir kenara atılması gerekiyor. Burada
küçülemediğiniz ölçüde yer tutabiliyorsunuz. Küçük deyince de akla
Japon malı transistörlü radyolar, küçük CD çalarlar gelmesin.
Metrenin milyarda kaçına kadar inebiliyorsunuz? Nanoteknoloji
dünyasına hoş geldiniz.
“Hoşgeldiniz” diyorum; çünkü Bilkent
Üniversitesi ülkemiz için bir nanoteknoloji üssü haline gelmiş bile.
Üniversite’nin gelişkin donanımlı laboratuvarlarında, savaş
pilotlarımızın düşman füzelerini zamanında algılamalarını sağlayacak
sistemlerin yanı sıra, bir çok endüstriyel ve pratik kullanımlı
sistemlerde geliştiriliyor. Yalnızca ülkemi için bir nanoteknoloji
üssü demek de doğru olmaz. Günümüzde tıp, genetik, sanayi, malzeme
bilimi ve daha pek çok bilimsel ve uygulamalı alanın vazgeçilmez
görüntüleme aygıtları olan taramalı tünelleme mikroskopları, atomik
kuvvet mikroskopları ya da kuantum Hall etkisi mikroskopları
yalnızca Bilkent Üniversitesi araştırmacılarınca üretilmekle
kalmıyor, başta ABD olmak üzere birçok teknoloji ülkesine satılıyor.
Ama asıl adım bundan sonra. İlk
temelleri bu yıl atılacak olan Bilkent Ulusal Nanoteknoloji
Araştırma Merkezi, Teknoloji Araştırma Merkezi, teknoloji alanında
ülkemizde bir “kuantum sıçrama” yaptıracak.
Nanoteknoloji başta ABD olmak üzere
ileri teknoloji ülkelerinin önemli bütçeler ayırarak yatırım
yaptıkları bir alan. Başkan George W. Bush, bütçeden bu alana büyük
para ayırdı. ABD’de bilimsel çalışmalara finansman sağlayan Ulusal
Bilim Vakfı (NSF), 2015 yılına kadar nanoteknoloji alanına 1 trilyon
dolar destek sağlayacak. Nanoteknoloji, Avrupa Birliği’nin bilimsel
çalışmalara destek için benimsediği 6. Çerçeve Programı’nda
öncelikli alanların en başlarında geliyor. Çin, Kore ve İsrail de
nanoteknolojiye önemli yatırım yapan ülkelerden. Çin’de nanofiberler
üzerinde üretilen çalışmalar, çamaşır makinelerinin sonunu getirmeye
aday. Çünkü bu fiberlerle dokunan kumaşlar kir tutmuyor. Amerika’da
üzerinde çalışılan bir başka ürünse susevmez özelliği nedeniyle
rutubet çekmeyen “serin gömlekler”.
|