16 Ağustos 2005, Dünya
Geleceğin Teknoloji Üssü Bilkent’te Kuruluyor
Teknoloji üssünde, dünyanın en
gelişmiş optik olmayan mikroskoplarının yanı sıra jetlere füze
saldırılarını önceden haber veren sistemlerin yer aldığı
laboratuarlarda bulunacak Bilkent Üniversitesi Fen Fakültesi Fizik
Bölümü Başkanı Prof. Dr. Salim Çıracı, Ulusal Nanoteknoloji
merkezi’nde, akıllı tekstil ürünlerinden, yakaya takılacak
küçüklükte gaz dedektörlerine uzanan birçok yeni teknoloji ürünün
geliştirileceğini söyledi.
Türkiye’yi ileri teknoloji üretimi konusunda gelişmiş ülkeler
arasına taşıyacak olan geleceğin teknoloji üssü “Ulusal
Nanoteknoloji Merkezi” Bilkent Üniversitesi’nde kuruluyor. Bilkent
Üniversitesi Fen Fakültesi Fizik bölümü başkanı Prof. Dr. Salim
Çıracı kuruluş çalışmalarına başlanan Ulusal Nanoteknoloji
Merkezi’nde, metrenin milyarda biri küçüklüğünde yapay malzemeler
kullanarak akıllı tekstil ürünlerinden, yakaya takılacak küçüklükte
gaz dedektörlerine uzanan birçok yeni teknoloji ürünü
geliştireceğini söyledi. ABD’nin, yeni teknolojiler içinde
nanoteknolojiyi seçerek öncelikli alan ilan ettiğini kaydeden Prof.
Dr. Çıracı, bir saç telinin kalınlığının 100 bin nanometre dolayında
olduğunu anlatarak, nanoteknolojinin atomların dizilişini
değiştirerek ürün geliştirdiğini söyledi.
Kar getirisi yüksek
Prof. Dr. Çıracı, nanoteknolojinin yüksek kar getirdiğine işaret
ederek, ABD’nin bu teknolojiden 2015 yılında 3 trilyon dolar gelir
hedeflediğini kaydetti. Nanoteknolojinin ulaşım, iletişim, sağlık,
gıda, giyim gibi yaşamın her alanına ilişkin ürünler geliştirmeyi
hedefleyen bir alan olduğunu belirten Çıracı, bu teknolojide
metrenin milyarda biri küçüklüğünde yapay malzemeler kullanılarak
ürün geliştirdiğini kaydetti. Çıracı nanoteknolojinin olanaklarından
söz ederken, bilgisayarlarda kullanılan bir transistörün bugün bin
nanometreyi bulabildiğini ancak bunların teknoloji ile
küçültebileceğini söyledi. Bu teknolojinin bilgisayarın cep
telefonuna yerleştirilmesini bile mümkün kılabileceğini belirten
Çıracı, bilgisayar küçülürken hız ve bilgi depolarının inanılmaz
derecede artacağını belirtti.
Zırha dönüşen elbise
Nanoteknolojinin tekstilde yaygın bir kullanım alanı bulunduğunu
anlatan Prof. Dr. Çıracı, yeni yapılan fiberlerin elbisenin içine
dokunarak lazerli silahla nişan alındığında anında haber veren
elbiseler yapılabildiğini kaydetti. Çıracı ayrıca bu teknoloji ile
renk değiştiren, gerektiğinde serleşerek zırha dönüşen elbiseler
üretildiğini dile getirdi. Çıracı, “ABD, bu konuya büyük yatırım
yapıyor. Avrupa Birliği de yeni programlar başlattı.Hindistan,
Japonya Kore ve İsrail de bu konuda yoğun olarak çalışıyor. Bu
teknolojiye yatırım yapanlar, 10-20 yıl sonra arayı birden açacaklar
ve sanayi devi haline gelecekler” ifadesine yer verdi.
Rakamlarla devasa üs
Prof. Dr. Çıracı, Türkiye’nin de bu teknolojiye sahip olabilmesi
için bir merkez kurulması yönünde çalışmalara başladıklarını
belirterek, üniversite bünyesinde ülkedeki tüm araştırmacılara açık
bir Ulusal Nanoteknoloji Merkezi oluşturacaklarını bildirdi.
Merkez için Devlet Planlama
Teşkilatı’nın 11 milyon YTL kaynak sağlayacağını, 15 milyon YTL de
proje karşılığı sağlayarak toplam 30 milyon YTL altyapı ve ekipman
imkanına kavuşacaklarını ifade eden Çıracı, merkezin 1 yıl içinde
faaliyete geçeceğini, 3 yıl içinde ise tam kapasiteye ulaşacağını
söyledi. Prof. Dr. Çıracı şöyle devam etti:
“Buradaki araştırmalarımız sadece
bilimsel araştırmayla sınırlı kalmayacak. Bütün araştırmalar
prototipe yönelik olacak. Araştırmaların sonucunda bir ürün ortaya
koyacak. Teknoparkta bir kuluçka merkezi oluşturacağız ve biz
araştırma sonucum bulduğumuz ürünün prototiplerini kuluçka
merkezinde daha da geliştirerek pazara süreceğiz”.
Prof. Dr. Çıracı, üniversite bünyesinde
geçmişte Savunma Sanayi Müsteşarlığı’nın da 3,5 milyon dolar
katkısıyla ileri bir teknoloji laboratuarı kurulduğunu, bu
laboratuarlarda jetler füzelere karşı erken uyarı sistemi
üretildiğini anlattı. Çıracı, söz konusu laboratuarın da bundan
sonraki çalışmalarını ulusal nanoteknoloji merkezi bünyesinde
sürdüreceğini bildirdi. Bu laboratuarda bugüne kadar yürütülen
çalışmalar kapsamında, “insan saçının binde 1’i genişliğindeki bir
alanda manyetik alan ölçümleri yapabilen” dünyanın en gelişmiş
mikroskobu yüz bin dolarlar düzeyinde fiyatla ABD, Japonya, Belçika,
Norveç, Hindistan, İrlanda, Almanya’ya sattıklarını söyledi.
Çalışma alanları
Çıracı, Ulusal Nanoteknoloji Merkezi’nde elektronik aygıtlar, gaz
dedektörleri tekstil ve lazer teknolojilerine ağırlık vereceklerini
vurgulayarak, tekstilde iddialı bir ülke olan Türkiye’nin
nanoteknoloji kullanılarak tekstil ürünlerini geliştirmeyi
hedeflediklerini söyledi.
Tekstilde kir ve su tutmayan, mor ötesi
ışınlara karşı vücudu koruyan kumaşlar üretebileceklerini vurgulayan
Çıracı, şunları kaydetti.
“Nihai hedefimiz, nanoteknoloji alanında
uzman yetiştirmek ve bu teknolojinin belirli konularında uzmanlaşmak
ayrıca belirli prototipler geliştirerek pazara ürün sürmek.
Türkiye’nin nanoteknolojinin belirli konularında pazara açılmasını
sağlamak istiyoruz. Merkezde, tekstil alanında bazı fiberler
geliştireceğiz, gaz dedektörleri ve elektronik aygıtlar üreteceğiz”.
|